Uzm. Dr. A. Billur Şendur
Menü
Girişimsel İşlemler

Tiroid Ablasyonu Ankara

Tiroid Ablasyonu Ankara

Tiroid Nodülü Nedir?

Tiroid nodülü, boyun ön kısmında yer alan, metabolizmayı etkileyen hormon üretimi ve salınımı yapan tiroid bezinde oluşan, iyi huylu ya da kötü huylu olabilen kitlelerdir. Bu nodüller tiroid bezindeki hücrelerin anormal bir şekilde çoğalması sonucu oluşur. Toplumda oldukça sık rastlanmakta olup görülme sıklığı %5-7’dir.

Tiroid nodülleri çoğunlukla semptomsuz olup ultrasonografi ya da fizik muayene ile tesadüfen saptanır. Bilimsel çalışmalarda ultrason incelemesi yapılan kişilerin %19-35’inde, hatta yüksek çözünürlüklü ultrason teknolojileri ile %68’lere ulaşan oranlarda tiroid nodüllerinin saptandığı belirtilmiştir.

Genellikle küçük boyutlarda olduğunda, dışarıdan bakıldığında ya da elle muayene ile herhangi bir bulgu vermezken büyük boyutlara ulaştığında boyunda fark edilir hale gelip ses kısıklığı, yutma güçlüğü gibi bası bulguları oluşturabilir. Küçük nodüllerin saptanması ve tiroid bezinin yapısının değerlendirilmesi ultrasonografi incelemesi ile mümkündür. Tiroid nodüllerinin çoğunluğu iyi huylu olup yaklaşık %7-15 oranında kanser saptanmaktadır.

Hangi Tiroid Nodülleri Tedavi Edilmelidir?

Tiroid nodülü hormon salgılıyor ve metabolizamada olumsuz değişikliklere neden oluyorsa, büyük boyutlarda ise, kozmetik açıdan rahatsızlık veriyorsa, çevre dokulara bası bulguları (yutma güçlüğü, ses kısıklığı vb.) oluşturuyorsa, kanser olma riski yüksekse ya da kanser tanısı mevcutsa tedavi edilmelidir.

Ameliyatsız Tiroid Nodülü Tedavisi Mümkün Müdür?

Tiroid nodüllerinin tedavisinde cerrahi yöntemler hala altın standart kabul edilmekle birlikte teknolojinin gelişmesiyle birlikte tiroid nodüllerinin tedavisinde minimal invaziv ameliyat dışı yöntemler kullanılmaya başlanmıştır. Ameliyatsız nodül tedavisi “ablasyon” adı verilen ısı yoluyla yakma işlemi ile yapılabilmektedir. Ablasyon işleminde amaç ameliyata gerek kalmadan tiroid nodülünün küçültülmesi ya da ortadan kaldırılması ve bası bulguları ile hormonal düzensizlikler gibi semptomların azaltılmasıdır. Ayrıca kanser riski taşıyan küçük nodüllerin tedavisinde de kullanılabilir.

Tiroid Nodül Ablasyonu Kimler İçin Uygundur?

Tiroid nodülünün ablasyon ile tedavi edilmesinde nodülün semptomatik olması en önemli kriterlerden biri iken özellikle biyopsi ile iyi huylu olduğu kanıtlanmış nodüllerde ve son zamanlarda yapılan çalışmalarda küçük boyutlardaki papiller tiroid kanserlerinde de bu tedavi yönteminin güvenli ve etkili bir şekilde uygulanabileceği belirtilmektedir.

Bunun dışında; nodül kozmetik açıdan sorun oluşturacak boyutlarda ise, tiroid hormon düzeylerinde artışa sebep oluyorsa, nodül kısa sürede boyut artışı gösterdiyse ve tiroid bezinde boyut artışına bağlı yutma güçlüğü, ses kısıklığı gibi bası bulguları mevcutsa, hastanın klinik durumu ameliyat için uygun değilse (ileri yaş, kalp hastalığı, diyabet, kanama bozukluğu vb.) ya da hasta ameliyat olmak istemiyorsa, daha önce tedavi edilmiş ancak tekrarlamış nodül mevcutsa tiroid ablasyon tedavisi uygulanabilir.

Hangi Hastalara Tiroid Nodül Ablasyonu Önerilmez?

Nodülün biyopsi sonucu kanser ile uyumlu bulunduysa ve bu kanser tanısı almış nodül 2 cm’den büyükse, hastada tirotoksikoz adı verilen tiroid hormonlarının aşırı salınmasına bağlı tiroid krizi mevcutsa, tiroid kanseri lenf nodlarına yayılmışsa, hamile ve emziren kadınlarda bu tedavi yöntemi önerilmez.

Tiroid Ablasyonu Öncesi Gerekli Hazırlıklar

Tiroid nodül ablasyonu öncesinde mutlaka nodülün tipi, boyutları ve yerleşimi ultrasonografi ile değerlendirilmelidir. Bunun yanında kanda tiroid hormon düzeylerine (TSH, T3, T4) bakılmalı ve nodülün kanserli olup olmadığını kesinleştirmek için ince iğne aspirasyon biyopsisi yapılmalıdır. Nodülün iyot tutma özelliğini değerlendirmek için tiroid sintigrafisi de yapılabilir.

Tiroid Nodül Ablasyonu Nasıl Yapılır?

Tiroid Ablasyonu işlemi ultrasonografi eşliğinde radyoloji uzmanları tarafından yapılmaktadır. Genel anesteziye ihtiyaç olmayıp sadece boyun ön kısmında tiroid bezinin bulunduğu alan antiseptik solüsyonla temizlendikten sonra lokal anestezi ile uyuşturulur. Böylelikle hastalar işlem sırasında belirgin ağrı hissetmez.

İşlem sırasında nodülün yeri ultrasonografi ile tespit edildikten sonra nodülün yer aldığı bölgenin etrafına dekstroz içeren soğuk bir sıvı enjekte edilir. Bu sıvı komşu dokuların zarar görmesini engeller. Daha sonra sadece uç kısmı aktif olan özel bir iğne ile nodüle ısı verilerek yakma işlemi uygulanır. Nodülün tipine, yerleşimine ve özelliklerine göre radyofrekans ablasyon, mikrodalga ablasyon, ya da alkol ile ablasyon yöntemlerinden biri tercih edilir. Bunların içinde en sık kullanılanı Radyofrekans (RF) ablasyon yöntemidir.

İçi sıvı dolu kistik nodüllerde ise alkol ablasyon tercih edilebilir. Kistin içindeki sıvı boşaltıldıktan sonra alkol ile nodülün yanması ve yapışması sağlanır. Bu işlemler sırasında herhangi bir radyasyon maruziyeti olmaz. İşlem sonunda iğne çıkarılır ve cilde bant yerleştirilir. İşlem süresi nodülün büyüklüğüne ve tercih edilen yönteme göre değişmekle birlikte ortalama 30-40 dakika içerisinde tamamlanmaktadır.

Tiroid Ablasyonu İşleminin Avantajları Nelerdir?

Hastaların hastanede yatmasına gerek kalmadan, işlem sonrasında günlük işlerine dönebileceği konforlu bir tedavi yöntemidir. İşlem sırasında ciddi bir ağrı gözlenmez. Belirgin bir kesi ya da ameliyat izi oluşmadığından kozmetik açıdan problem yaratmaz. Enfeksiyon olasılığı daha azdır. Hastalar kısa sürede iyileşme gösterir. Cerrahi işlemlere göre daha uygun bütçeli bir tedavi seçeneğidir.

Ablasyon İşleminin Yan Etkileri-Komplikasyonları Nelerdir?

Tiroid Ablasyonu sonrasında boyun bölgesinde hafif bir ağrı, ciltte kızarıklık, şişlik, hafif morarma görülebilir. Ancak bu belirtiler birkaç gün içerisinde kendiliğinden geçmektedir. Ağrıyı azaltmak için işlem bölgesine buz uygulaması yapmak, ağrı kesici ilaç kullanmak fayda sağlamaktadır. Cerrahi müdahalelerde daha yüksek olasılıkta görülebilen kanama, hematom, ses kısıklığı, sinir ve damar hasarı, tiroid hormon düşüklüğü, hipoparatioridizm ve hipokalsemi gibi komplikasyonlar ablasyon işlemlerinde daha nadir olarak görülmektedir. Ateş, mide bulantısı, baş ağrısı, baş dönmesi görülebilecek diğer nadir yan etkilerdir. Bu yan etkiler genellikle hafif düzeyde ve geçicidir.

Ablasyon ile nodülün küçülmesi veya tamamen yok olması birkaç ay sürebilir. İlk 3 ayda %35-60, 6-12 ayda ise %60-90 oranında hacimde küçülme beklenmektedir. Bu sürede tiroid hormon replasmanı gerekebilir. Ancak ameliyat ile tiroid bezinin çıkarılmasına bağlı ömür boyu tiroid hormonu ilacı kullanması ihtiyacı bu tedavi yönteminde gerekli değildir.

Tiroid nodül ablasyonu sonrası cerrahi yöntemlerde olduğu gibi nodül tekrarlama-nüks riski mevcuttur.

Tiroid Ablasyonu Sonrası Dikkat Edilmesi Gerekenler

Tiroid Ablasyonu Ankara kliniğimizde işleminden sonra birkaç saat dinlenip günlük işlerinizi yapabilirsiniz. Ancak ilk 24 saatte ağır fiziksel aktivitelerden kaçınmalısınız. Ağrı olduğunda ağrı kesici kullanabilirsiniz. Bunun dışında beklenmedik bir ağrı, morarma, şişlik gibi oluşursa mutlaka doktorunuz ile iletişime geçmelisiniz. Düzenli kontrollerinizi aksatmamalısınız.

İşlem sonrası takiplerde; 1-3-6-12. aylarda tiroid hormon testleri ve ultrason yapılır. Ultrason takibinin ablasyon işlemini gerçekleştiren radyoloji uzman doktoru tarafından yapılması değerlendirmenin güvenirliliği açısından önemlidir.

Güncelleme Tarihi: 20.11.2024
Uzm. Dr. A. Billur Şendur
Editör
Uzm. Dr. A. Billur Şendur
Radyoloji Uzmanı
Sayfa içeriği sadece bilgilendirme amaçlıdır.
Tanı ve tedavi için mutlaka hekiminize başvurunuz.
Uzm. Dr. A. Billur ŞendurUzm. Dr. A. Billur ŞendurRadyoloji Uzmanı
+90544 511 1711
+90544 511 1711
Size daha iyi hizmet sunabilmek için sitemizde çerezlerden faydalanıyoruz. İnternet sitemizi kullanmaya devam ederek çerezleri kullanmamıza izin vermiş oluyorsunuz. Çerezler hakkında daha ayrıntılı bilgiye Çerez Politikası’ndan ulaşabilirsiniz.
Kapat